8 Nisan 2013 Pazartesi

hamilelik-2

bebeklerin ikiz olduğunu öğrendikten sonra 1-2 arkadaşımıza haber verdik ama nedense çok fazla yaymadık. insanlardan oldukça enteresan tepkiler almamızın da bunda etkisi olabilir. hiç unutmuyorum en yakın arkadaşlarımızdan birinin ilk cümlesi " geçmiş olsun mu diyeyim, hayırlı olsun mu bilemedim " oldu. ne diyeceğimi şaşırmıştım, insan hamilelik haberine neden geçmiş olsun demek ister ki? bu ve benzeri tepkileri hem hamilelik süresinde, hem de doğumdan sonra sıksık duydum, ve artık kulağımı tıkayıp geçiyorum -bazen de ters ters cevap yapıştruyorum- .

bebekler ikiz olduğundan dolayı, doktor kontrollerimiz 2 hafta bir idi. ilk 14 hafta çok önemliydi, düşük riski açısından, özellikle çoğul gebeliklerde kesenin birini ya da ikisini birden kaybetmek oldukça sık görülen bir durumdu. ve genel geçer hamilelerin aksine az hareket çoğul gebeliklerde önemli! (bu tabiki benim doktorumun fikri ) ve ben büyük bir başarıyla 7-9 hafta arası grip oldum, bulantılarla birleşince durumum oldukça ağırlaştı ve yerimden kalkamaz hale geldim. ve sürekli bir öksürük, bunu tek bir post konusu olarak yazacağım, bana hamilelikten yadigar astım. bu duruma teşhis konulana kadar ne yediysem kustum ve yerimden kalkamadım.

o sıralarda izmirden kuzenim geldi ve o baktı bana 3-4 gün, sonrasında da annem devraldı nöbeti. neredeyse 1 ayı aldı toparlanmam. o kusmaların sonunda tatlı, tuzlu ve ekşiden tiksindim. ve tabi ki balık. marketlerde balık reyonlarının önünden bile geçemeyecek kadar tiksindim çok sevdiğim balıktan. sonraki aylarda biraz azaldı bu tiksintim, ama toplamda 3 kez balık yedim hamileliğim boyunca. bir kez şilede, bir kez anadolu kavağında, bir kez tarabyada. eve kesinlikle sokmadım.

bu kusmalar yüzünden ilk 3-4 ay hiç kilo almadım. zaten eskiden beri düzgün besleniyordum, hamilelik sırasında biraz daha dikkat eder oldum. bulantılarda en iyi dostum süt ve çubuk krakerdi, bir de elma. hamileliğim boyunca bol bol meyve, kırmızı et, süt, yoğurt ve dil peyniri tükettim. başka birşey yemedim desem yeridir. doktorum tavuk yememi tavsiye etmedi, çok fazla kimyasal (antibiyotik v.s.) içerdiği için. balığı da ben yiyemedim, dana etinin de çok pişmiş hali lezzetsiz olduğundan bol bol kuzu eti tükettim.

12. haftada, bebeklerin ense kalınlığına bakıldı, çok şükür bir sorun yoktu. ikiz hamileliklerde 2li, 3lü, 4lü gibi tarama testleri yapılmıyor. tek bakılan ense kalınlığı ve detaylı ultrason. 14. haftadan sonra epeyce rahatlamıştım, ama bu sefer sevgili eşim ayağını kırdığından dolayı eve kapandık bir süre daha. bu arada, bebeklerin cinsiyetinden bahsetmedim henüz, ancak doktorumuz 11. haftadan itibaren ikisinin de erkek olduğunu söylüyor. ikisi de çok hareketli, haftalarıyla uyumlu, sağlıklı bebekler.

16. haftada detaylı ultrason için bundan sonraki doktorumuz olacak sevgili Cihangir Yılanlıoğluna yollandık. cihangir bey, kolay kolay konuşmayan ama işini büyük bir titizlikle ve doğru yapan, iyi ki karşılaşmışız dediğimiz bir doktor. daha doğrusu bizim ihtiyaçlarımıza cevap verebilen bir doktor, inşallah maşallah gibi cümlelerle hastalarını oyalamayan gerçekten işinde çok iyi bir doktor. cihangir beyden sonra bir başka posta artık, hem bebekler iki erkekti, değil mi??

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder